Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mor

Sigarayı kemikli sağ eliyle paketinden çıkarıp dudaklarına götüren kadının ince, uzun parmakları ateşe uzandı. Kırmızı tırnaklarıyla uyum içinde olan kırmızı çakmağı yaktı ve ateşin kızılı dünyayı kapladı. Tuzlu göz yaşı yağmurlarının dindiremediği bu kızıl ateş; aslında uzun kızıl saçların sahibi, kırmızı tırnaklı kadının içinde yanmaktaydı. O an dünyada her şey kırmızı ve tonlarıydı. Oysa âşkın rengi maviydi. Bundandı ki kadın âşksızdı. Tam üç hafta önce, masmavi gökyüzünü güneşin ısıttığı bir günde kaybetmişti kadın tüm mavilerini. O güzelim buzlu deniz mavisi gözleri bile kararmıştı yavaş yavaş. Aynaya her bakışında maviden biraz daha nefret etmişti kızıl saçlı kadın. Mavi duvarlara kırmızı boya balonları fırlatmıştı günlerce. Yavaşça, kendi bile fark edemeden mavi gökyüzünden bile korkar, kaçar olmuştu. Artık gecelerin karanlık renksizliğine ve o yırtıcı kırmızı-kızıl tonlara aitti. Sigarasından bir nefes çekti, bir damla daha gözyaşı akıttı, O’nu düşündü, özledi ve ağzından y